İsmail Gaspıralı, 8 Mart 1851'de Kırım'da, Bahçesaray yakınlarındaki Avcıköy'de doğdu. Babası Mustafa Ağa, Osmanlı ordusunda subaylık yapmış bir Türk askeriydi. Annesi Fatma Sultan ise Kırım Tatarlarından gelmekteydi. Gaspıralı'nın erken dönemi, Kırım Tatar kültürünün etkisi altında geçti. İlk eğitimini köy okulunda alan Gaspıralı, ardından Akmescit'teki (Simferopol) Zincirli Medresesi'nde eğitimine devam etti. Burada aldığı dini ve temel eğitimin yanı sıra, Rus okullarında da öğrenim görerek çift dilli bir eğitim aldı.
İsmail Gaspıralı, Türk dünyasının ve İslam coğrafyasının modernleşme sürecinde önemli bir rol oynayan, çok yönlü bir aydındı. Eğitime, basına ve sosyal reformlara olan katkıları, onun adını tarihe altın harflerle yazdırmıştır. Gaspıralı'nın hayatı ve çalışmaları, modernleşme ile geleneksel değerlerin uyumlu bir şekilde bir arada nasıl var olabileceğini gösteren önemli bir örnektir. Onun "Dilde, fikirde, işte birlik" anlayışı, bugün de Türk dünyasında ve İslam coğrafyasında rehberlik eden bir prensip olarak yaşamaktadır.
Moskova ve Paris Yılları
Gaspıralı, 1867 yılında Moskova'daki Askeri Okul’a girdi. Burada geçirdiği süre boyunca Rusya'daki Batılılaşma ve modernleşme hareketlerini yakından gözlemledi. Ancak askeri okuldan mezun olmadan önce eğitimini yarıda bırakarak Paris'e gitti. Paris'te bulunduğu süre boyunca Fransız kültürü ve aydınlanma fikirleriyle tanıştı. Bu dönemde Batı'nın bilim ve teknoloji konusundaki ilerlemelerini kendi toplumuna nasıl aktarabileceği üzerine düşünceler geliştirdi.
Gazetecilik ve Tercüman Gazetesi
Gaspıralı, 1878'de Kırım'a döndükten sonra, Kırım Tatarlarının ve genel olarak Rusya Müslümanlarının eğitim ve kültürel gelişimi için çalışmaya başladı. 1883 yılında, kendi imkânlarıyla "Tercüman" adında bir gazete çıkarmaya başladı. Tercüman, Türk dünyasında modern gazeteciliğin öncüsü olarak kabul edilir. Gazete, sadece Kırım'da değil, tüm Rusya Müslümanları arasında büyük yankı uyandırdı. Gaspıralı, gazetesinde Türk dünyasında birliğin ve dayanışmanın önemini vurgulayan makaleler yazdı. "Dilde, fikirde, işte birlik" sloganı, onun bu konudaki en bilinen ifadesidir.
Eğitim Reformları ve Usul-ü Cedid Hareketi
Gaspıralı, eğitim alanında da önemli reformlara öncülük etti. Geleneksel medrese eğitiminin yetersiz olduğunu düşünen Gaspıralı, "Usul-ü Cedid" (Yeni Usul) adı verilen eğitim reformunu başlattı. Bu yöntemle, modern bilimler ve teknikler, dini eğitimle birlikte verilerek öğrencilere daha geniş bir bilgi ve beceri kazandırılması hedeflendi. Gaspıralı'nın bu eğitim modeli, kısa sürede Kırım'dan başlayarak Kazan, Bakü, Taşkent ve Semerkand gibi pek çok Türk ve Müslüman şehrinde yaygınlaştı.
Siyasi ve Sosyal Mücadeleler
Gaspıralı, sadece bir eğitimci ve gazeteci değil, aynı zamanda bir siyasetçi ve sosyal reformcuydu. Rusya Müslümanları Kongresi'nin düzenlenmesinde önemli rol oynadı ve Müslüman toplulukların haklarını savunmak için çeşitli platformlarda aktif olarak çalıştı. Gaspıralı, İslam dünyasının modernleşmesi ve Batı'nın teknolojik ve bilimsel başarılarından yararlanması gerektiğine inanıyordu. Ancak bu modernleşmenin, İslam'ın temel değerleriyle uyumlu bir şekilde yapılmasını savunuyordu.
Ölümü ve Mirası
İsmail Gaspıralı, 11 Eylül 1914'te Bahçesaray'da vefat etti. Onun ölümü, Türk ve İslam dünyasında büyük bir kayıp olarak görüldü. Ancak Gaspıralı'nın fikirleri ve çalışmaları, onun ölümünden sonra da yaşamaya devam etti. Özellikle eğitim alanında başlattığı reformlar ve gazetecilikteki yenilikçi yaklaşımı, pek çok aydın ve reformcu tarafından örnek alındı. Gaspıralı, bugün hala Türk dünyasında birliğin ve modernleşmenin öncüsü olarak anılmaktadır.
İsmail Gaspıralı ve Tercüman Gazetesi: Türk Dünyasının Aydınlanma Meşalesi
Tercüman gazetesi, İsmail Gaspıralı'nın 1883 yılında Kırım'ın Bahçesaray şehrinde çıkarmaya başladığı, Türk dünyasında modern gazeteciliğin ve aydınlanma hareketinin öncüsü olan bir yayındır. Gaspıralı'nın "Dilde, fikirde, işte birlik" sloganıyla hareket eden Tercüman, Osmanlı İmparatorluğu'ndan Orta Asya'ya kadar geniş bir coğrafyada etkili olmuş ve büyük bir okuyucu kitlesine ulaşmıştır.
Gazetenin Kuruluşu ve Amacı
Tercüman, 10 Nisan 1883 tarihinde yayın hayatına başladı. Gazetenin kurulmasındaki temel amaç, Rusya Müslümanlarının ve özellikle Türk dünyasının eğitim ve kültürel seviyesini yükseltmek, modernleşme sürecine katkıda bulunmaktı. İsmail Gaspıralı, gazeteyi hem Türkçe hem de Rusça olarak yayımlayarak geniş bir okuyucu kitlesine hitap etmeyi hedefledi.
İçerik ve Yayın Politikası
Tercüman gazetesi, başlangıçta haftalık olarak yayımlanırken, zamanla günlük bir gazete haline geldi. Gazetede, eğitim, kültür, siyaset, ekonomi ve toplumsal konulara dair makaleler yer aldı. Ayrıca, bilimsel ve teknik konularda da bilgilendirici yazılar yayımlanarak okuyucuların bilgi düzeyinin artırılması amaçlandı. Gaspıralı, gazetenin yayın politikasını belirlerken, Osmanlı İmparatorluğu ve Batı'daki modernleşme hareketlerinden esinlendi. Bu doğrultuda, eğitim reformları, kadın hakları, sosyal adalet ve ekonomik kalkınma gibi konulara sıkça yer verildi.
"Dilde, Fikirde, İşte Birlik"
Gaspıralı'nın "Dilde, fikirde, işte birlik" sloganı, Tercüman gazetesinin temel prensibini oluşturuyordu. Bu slogan, Türk dünyasının dil birliği, ortak düşünce ve işbirliği içerisinde hareket etmesi gerektiğini vurguluyordu. Gaspıralı, dil birliğinin Türk dünyasının bir araya gelmesinde önemli bir rol oynayacağını düşünüyor ve gazete aracılığıyla bu birliği sağlamayı amaçlıyordu. Tercüman, bu slogan çerçevesinde, ortak bir Türk dili oluşturulması ve bu dilin eğitimde, edebiyatta ve basında kullanılması için çaba gösterdi.
Tercüman'ın Etkisi ve Yaygınlaşması
Tercüman gazetesi, kısa sürede sadece Kırım'da değil, tüm Türk ve İslam dünyasında büyük bir yankı uyandırdı. Gazete, Osmanlı İmparatorluğu topraklarından Orta Asya'ya kadar geniş bir coğrafyada okunmaya başlandı. Gaspıralı'nın eğitim reformları ve modernleşme fikirleri, Tercüman aracılığıyla geniş kitlelere ulaştı ve büyük bir etki yarattı. Gazetenin etkisi, sadece basın alanında değil, eğitim ve kültürel alanlarda da hissedildi. Tercüman, Türk dünyasında birçok yeni gazete ve derginin yayımlanmasına ilham kaynağı oldu.
Zorluklar ve Mücadeleler
Tercüman gazetesi, yayın hayatı boyunca çeşitli zorluklarla karşılaştı. Rus Çarlığı'nın baskıcı politikaları, gazetenin yayınını zaman zaman sekteye uğrattı. Ayrıca, gelenekselci kesimler de Gaspıralı'nın modernleşme ve reform fikirlerine karşı çıkıyordu. Ancak tüm bu zorluklara rağmen, Gaspıralı kararlılıkla mücadelesini sürdürdü ve gazetesini ayakta tutmayı başardı.
Tercüman gazetesi, 1918 yılında, İsmail Gaspıralı'nın ölümünden dört yıl sonra yayın hayatına son verdi. Ancak gazetenin Türk dünyasında bıraktığı etki ve miras, günümüzde de yaşamaktadır. Gaspıralı'nın "Dilde, fikirde, işte birlik" anlayışı, Türk dünyasında birliğin ve dayanışmanın sembolü olarak anılmaktadır. Tercüman gazetesi, modern Türk gazeteciliğinin ve aydınlanma hareketinin öncüsü olarak tarihe geçmiştir.
Tercüman gazetesi, İsmail Gaspıralı'nın vizyonu ve liderliği sayesinde, Türk dünyasında modernleşme ve aydınlanma sürecine büyük katkılar sağlamıştır. Gazetenin yayınları, sadece dönemin değil, günümüzün de önemli meselelerine ışık tutmaktadır. Gaspıralı'nın Tercüman aracılığıyla verdiği mesajlar, Türk dünyasında birliğin, eğitim reformlarının ve toplumsal ilerlemenin önemini vurgulamaya devam etmektedir.
İSMAİL GASPIRALI’NIN ESERLERİ
İsmail Gaspıralı, Türk dünyasının önemli aydınlarından biri olarak, hayatı boyunca pek çok eser kaleme almıştır. Gaspıralı'nın eserleri, eğitimden kültüre, siyasetten toplumsal sorunlara kadar geniş bir yelpazede ele alınmıştır. İşte Gaspıralı'nın bazı önemli eserleri:
Kitaplar ve Broşürler
- "Tercüman-ı Ahval-i Zaman" (1883):
- "Rusya Müslümanlığı" (1881):
- "Müslümanların Terakkiyatı" (1885):
- "Usul-ü Cedid" (Yeni Usul):
- "Avrupa Medeniyetine Bir Nazar-ı Muvafık" (1885):
- "Darürrahat Müslümanları" (1906):
- İsmail Gaspıralı'nın çıkardığı Tercüman gazetesinin ilk sayısı ve aynı zamanda bir eseri olarak kabul edilebilir. Gazete, modern Türk gazeteciliğinin öncüsü olarak kabul edilir ve Gaspıralı'nın fikirlerini geniş kitlelere ulaştırmada önemli bir araç olmuştur.
- Bu eser, Rusya Müslümanlarının sosyal, kültürel ve ekonomik durumlarını ele alır ve reform ihtiyacını vurgular. Gaspıralı, bu çalışmasında Müslümanların modernleşme sürecine dahil olmasını savunur.
- Gaspıralı'nın eğitim reformları ve modernleşme üzerine düşüncelerini dile getirdiği önemli bir eserdir. Bu kitapta, Müslüman toplumların ilerlemesi için atılması gereken adımlar tartışılır.
- Gaspıralı'nın eğitim reformlarına dair kaleme aldığı eser, geleneksel medrese eğitiminden modern eğitim sistemine geçişi savunur. "Usul-ü Cedid" adı verilen bu eğitim sistemi, kısa sürede geniş bir coğrafyada kabul görmüştür.
- Bu eser, Batı medeniyetine dair gözlemler ve değerlendirmeler içerir. Gaspıralı, Batı'nın bilim ve teknolojideki başarılarını takdir ederken, bu ilerlemelerin İslam dünyası için de model alınması gerektiğini savunur.
- Bir roman olarak kaleme alınan bu eser, ütopya tarzında yazılmıştır. Eserde, İslam dünyasının ideal bir geleceği betimlenir ve bu gelecekte Müslümanların birlik, beraberlik ve modernleşme içinde nasıl bir yaşam sürdükleri anlatılır.
Makaleler ve Dergi Yazıları
- Tercüman Gazetesindeki Makaleler:
- Rusya Müslümanlarının Sesi:
- Kadınların Eğitimi ve Toplumsal Rolü Üzerine Yazılar:
- Gaspıralı, Tercüman gazetesinde birçok makale kaleme almıştır. Bu makalelerde eğitim, dil birliği, toplumsal reformlar ve modernleşme gibi konular ele alınmıştır. Gaspıralı, bu yazılarında sıklıkla "Dilde, fikirde, işte birlik" sloganını vurgulamıştır.
- Gaspıralı, Rusya Müslümanları Kongresi'nde ve diğer platformlarda yaptığı konuşmaları ve sunduğu raporları bu başlık altında toplamıştır. Bu çalışmalar, Müslümanların haklarını savunma ve sosyal reformları teşvik etme amacını taşır.
- Gaspıralı, kadınların eğitimine büyük önem vermiştir. Bu konudaki makalelerinde, kadınların toplumdaki yerini ve eğitimlerinin önemini vurgulamıştır. "Kadınlar Dünyası" adlı bir ek çıkararak, kadınların sorunlarına dair farkındalık yaratmaya çalışmıştır.
Çeviriler ve Dil Çalışmaları
- Türk Dili ve Dil Birliği Üzerine Çalışmalar:
İsmail Gaspıralı'nın eserleri, onun eğitimci, gazeteci, yazar ve düşünür kimliğini yansıtmaktadır. Gaspıralı, eserlerinde sıkça modernleşme, eğitim reformu ve dil birliği konularını işlemiş ve Türk dünyasının birliği için çalışmıştır. Onun bıraktığı miras, bugün hala Türk dünyasında ve İslam coğrafyasında önemli bir yere sahiptir. Gaspıralı'nın eserleri, sadece dönemin değil, günümüzün de önemli meselelerine ışık tutmaya devam etmektedir.
EĞTİM ALANINDAKİ ÇALIŞMALARI
İsmail Gaspıralı, eğitim alanında yaptığı çalışmalarla Türk dünyasında ve İslam coğrafyasında büyük bir reformcu olarak tanınır. Onun eğitim reformları, geleneksel medrese eğitiminden modern eğitim sistemine geçişi hedeflemiştir. Gaspıralı'nın eğitim alanındaki başlıca çalışmaları şunlardır:
Usul-ü Cedid (Yeni Yöntem) Eğitimi
Gaspıralı'nın en önemli eğitim reformlarından biri "Usul-ü Cedid" adı verilen yeni eğitim yöntemidir. Bu sistem, modern eğitim tekniklerini geleneksel İslami eğitimle birleştirerek, öğrencilere hem dini hem de modern bilimsel bilgileri sunmayı amaçlamıştır. Usul-ü Cedid'in temel özellikleri şunlardır.
Türkçe ve Anlaşılır Dil Kullanımı:
- Eğitimde kullanılan dilin, öğrencilerin günlük hayatta konuştuğu dil olması gerektiğini savundu. Bu, öğrencilerin dersleri daha iyi anlamalarını sağladı ve eğitimde dil birliğini teşvik etti.
Modern Ders Programları:
- Gaspıralı, geleneksel medrese eğitiminde eksik olan matematik, fen bilimleri, coğrafya ve tarih gibi dersleri müfredata dahil etti. Bu sayede öğrenciler, dini bilgilerin yanı sıra modern bilimlerle de tanışma fırsatı buldular.
Eğitim Araçlarının Kullanımı:
- Usul-ü Cedid okullarında, görsel ve işitsel eğitim materyalleri kullanılarak öğretim daha etkili hale getirildi. Haritalar, tablolar ve laboratuvar ekipmanları gibi araçlar eğitimde yer aldı.
Kadın Eğitimi:
- Gaspıralı, kadınların eğitiminin toplumsal kalkınma için önemli olduğunu savundu. Bu doğrultuda, kız okullarının açılmasını teşvik etti ve kadın öğretmenlerin yetiştirilmesine önem verdi.
Okul Açma Faaliyetleri
Gaspıralı, eğitim reformlarını hayata geçirmek için birçok okul açtı ve bu okulların yaygınlaşmasını sağladı. Özellikle Kırım'da başlayan bu okullaşma hareketi, zamanla Kazan, Bakü, Taşkent, Semerkand gibi birçok Türk ve Müslüman şehrine yayıldı. Bu okullarda eğitim gören öğrenciler, Gaspıralı'nın eğitim felsefesini benimsedi ve toplumlarında önemli roller üstlendiler.
Eğitim Konferansları ve Seminerler
Gaspıralı, eğitim reformlarının yaygınlaştırılması amacıyla çeşitli eğitim konferansları ve seminerler düzenledi. Bu etkinlikler aracılığıyla, öğretmenler ve eğitimciler yeni eğitim yöntemleri hakkında bilgilendirildi ve tecrübelerini paylaştı. Gaspıralı, bu tür etkinliklerde eğitimde modernleşmenin ve reformların önemini vurguladı.
Pedagojik Eserler ve Kitaplar
Gaspıralı, eğitim üzerine birçok makale, kitap ve broşür kaleme aldı. Bu eserlerde, eğitimde modernleşme ve reform konularını ele aldı ve Usul-ü Cedid yöntemini detaylı bir şekilde anlattı. Bu eserlerden bazıları şunlardır:
"Müslümanların Terakkiyatı":
- Bu kitapta, eğitim reformları ve modernleşme üzerine düşüncelerini dile getirdi ve Müslüman toplumların ilerlemesi için atılması gereken adımları tartıştı.
"Usul-ü Cedid":
- Yeni eğitim yöntemini anlattığı bu eser, eğitimciler ve okullar için bir rehber niteliğindeydi. Kitapta, modern eğitim teknikleri ve ders programları hakkında detaylı bilgiler verdi.
Kadın Eğitimi ve Kadın Hakları
Gaspıralı, kadınların eğitimi ve toplumsal hayata katılımı konusunda da öncü çalışmalar yaptı. Kadınların eğitilmesinin toplumsal kalkınma için hayati öneme sahip olduğunu savundu ve kız okullarının açılmasını teşvik etti. Ayrıca, kadın hakları konusunda farkındalık yaratmak amacıyla "Kadınlar Dünyası" (Alem-i Nisvan) adlı bir ek çıkardı ve bu yayında kadınların sorunlarına dair yazılar yayımladı.
Yayınlar ve Gazeteler
Gaspıralı, Tercüman gazetesi aracılığıyla eğitim reformları ve modernleşme fikirlerini geniş kitlelere ulaştırdı. Gazetedeki makalelerinde, eğitimde reformun önemini vurguladı ve Usul-ü Cedid yöntemini tanıttı. Ayrıca, eğitimle ilgili yazılarında toplumun her kesiminin eğitime erişimini savundu.
İsmail Gaspıralı'nın eğitim alanındaki çalışmaları, Türk dünyasında ve İslam coğrafyasında modern eğitimin yaygınlaşmasına ve toplumsal reformların hayata geçirilmesine büyük katkı sağlamıştır. Gaspıralı, Usul-ü Cedid yöntemiyle, geleneksel eğitim sistemini modern bilim ve tekniklerle harmanlayarak, öğrencilerin hem dini hem de dünyasal bilgilerle donatılmasını amaçlamıştır. Onun eğitim reformları ve fikirleri, bugün de eğitimde yenilik arayışında olanlar için önemli bir referans noktası olmaya devam etmektedir.
İsmail Gaspıralı'nın Ailesi: Çocukları ve Torunları
İsmail Gaspıralı, Türk dünyasının önde gelen aydınlarından biri olarak bilinirken, aynı zamanda aile yaşamında da önemli bir figür olmuştur. Gaspıralı'nın ailesi, onun eğitim ve reform çalışmalarında önemli bir destek kaynağı olmuştur. Bu makalede, İsmail Gaspıralı'nın çocukları ve torunları hakkında detaylı bilgiler sunulmaktadır.
Çocukları
İsmail Gaspıralı'nın çocukları, onun izinden giderek çeşitli alanlarda önemli çalışmalara imza atmışlardır. Gaspıralı'nın en bilinen çocukları Şefika Gaspıralı, Nigar Gaspıralı, Ali Haydar Gaspıralı, Cevdet Mansur ve Rifat Gaspıralı'dır.
Şefika Gaspıralı (1886-1975):
- Şefika Gaspıralı, İsmail Gaspıralı'nın kızı olarak babasının eğitim ve reform çalışmalarını devam ettirmiştir. Şefika, kadın hakları savunucusu ve gazeteci olarak tanınır. Babasının çıkardığı Tercüman gazetesinde kadınlar için "Alem-i Nisvan" (Kadınlar Dünyası) adlı bir ek çıkarmıştır. Bu ek, Türk ve İslam dünyasında kadınların eğitimine ve toplumsal hayata katılımına dair önemli yazılar içermektedir. Şefika, aynı zamanda Kırım Tatar kadınlarının eğitimine büyük katkılarda bulunmuş ve çeşitli kadın derneklerinde aktif rol almıştır.
Rifat Gaspıralı (1894-1918):
- Rifat Gaspıralı, İsmail Gaspıralı'nın oğludur. Genç yaşta hayatını kaybetmesine rağmen, babasının izinden giderek eğitim ve toplumsal reformlara ilgi göstermiştir. Reşit, Tercüman gazetesinde yazılar yazmış ve Kırım Tatar halkının sorunlarına dair görüşlerini dile getirmiştir. Ancak, 1918 yılında henüz gençken hayatını kaybetmiştir, bu yüzden daha fazla çalışma
MANSUR CEVDET GASPIRALI
9 Eylül 1897 yılında Kırım’da dünyaya gelen İsmail Gaspıralı’nın küçük oğlu Mansur Cevdet Gaspıralı, Bolşevik ihtilalinden birkaç yıl sonra ablası Şefika Gaspıralı ile İstanbul’a taşınmış ve Türkiye’de Tekel kurumunda müfettiş olarak çalışmıştır. 18 Haziran 1958 yılında İstanbul’da vefat eden Mansur Cevdet Gaspıralı, Feriköy Mezarlığı’na defnedilmiştir. 1 Şubat 1930 doğumlu olan ve 10 Temmuz 2022 yılında İstanbul’da vefat eden kızı Meral Gaspıralı da babası Mansur Cevdet Gaspıralı’nın mezarı üzerine defnedildi. Meral Gaspıralı, onlarca yabancı kitabı Türkçe’ye kazandırmış tanınan bir çevirmendir.
Ali Haydar Gaspıralı kimdir?
İsmail Gaspıralı’nın oğlu Ali Haydar Gaspıralı, Bolşevik ihtilalinden birkaç yıl sonra ablası Şefika Gaspıralı ile İstanbul’a gelmiş ve Tıp alanında eğitim görmüştür. 1930’lu yılların başında Kayseri’de doktorluk görevini ifa eden Doktor Ali Haydar Gaspıralı, Kayseri de özel muayenehane de açmıştır.
Torunları
İsmail Gaspıralı'nın torunları hakkında detaylı bilgiler sınırlıdır. Ancak, Gaspıralı'nın ailesi genel olarak onun mirasını yaşatmaya ve eğitim alanında çalışmalara devam etmeye gayret göstermiştir.
Torunların Eğitime Katkıları:
- Gaspıralı ailesinin torunları, dedelerinin izinden giderek eğitim alanında çeşitli çalışmalar yapmışlardır. Kırım Tatarlarının eğitimine ve kültürel mirasına sahip çıkmışlardır. Özellikle Sovyetler Birliği döneminde Kırım Tatarlarının yaşadığı zorluklar göz önüne alındığında, Gaspıralı ailesinin üyeleri, bu dönemde de eğitim ve kültürel faaliyetlere katkıda bulunmaya devam etmişlerdir.
Diaspora ve Kültürel Faaliyetler:
- Gaspıralı'nın torunları, diaspora topluluklarında Kırım Tatar kültürünü ve dilini yaşatmak için çeşitli faaliyetlerde bulunmuşlardır. Özellikle Türkiye’de yaşayan Kırım Tatar diasporasında, Gaspıralı ailesinin üyeleri aktif rol almışlardır.
İsmail Gaspıralı'nın çocukları ve torunları, onun mirasını devam ettirerek Türk ve İslam dünyasında eğitim, kadın hakları ve toplumsal reformlar konularında önemli çalışmalar yapmışlardır. Gaspıralı ailesi, dedelerinin vizyonunu ve değerlerini yaşatarak, Kırım Tatar halkının modernleşme sürecine katkıda bulunmaya devam etmiştir. Bu aile, Türk dünyasında birliğin ve modernleşmenin sembolü olarak anılmaya devam etmektedir.
İsmail Gaspıralı kimdir? İsmail Gaspıralı’nın mücadele ile geçen hayatı, biyografisi…
İsmail Gaspıralı, orduda subay bir babanın oğlu olarak 1851 yılında Avcıköy’de doğar. Ailece 1854’te Bahçesaray’a yerleşirler. On yaşına kadar ilkokula devam eden küçük İsmail’i Akmescit kolejine (jimnaz) gönderirler. Oradan da Moskova askerî lisesinin öğrencisi olur. Bu lisede dindaşı Mustafa Mirza ile tanışır. O sırada Osmanlı Devleti sınırları içindeki Girit’te isyan vardır. Okuduğu lisede huzuru yoktur. Türklere karşı Kusçuluk ve İslâvcılık fanatizmi körükleniyordu. İsmail Gaspıralı, bu fanatik hava içinde tatilini okulda geçirmek yerine Türk kardeşlerine yardım için Odesa yolu ile İstanbul’a gitmeğe karar verir. Pasaportu olmadığından yakalanır. Artık liseye dönemez. Zincirli medresesine Rusça hocası olur. Bu sırada fikrî faaliyetini geliştirir. Sostov ailesinin kütüphanesinde mevcut Rus edebiyatı ile siyasî cereyanlara dair kitaplar okur. Ekonomik ve sosyal problemleri inceler. Rusya’da tatbik edilen gerpçilik cereyanı ile halka doğru gitme yolundaki çalışmaları öğrenir. 1869’da Yalta’daki Dereköy okuluna öğretmen olur. 1871’de Türkiye’ye giderek subay olmak ister. Bu teşebbüsü gerçekleşmez. Paris’e gider. İki yıl kalır. Fransa’da kültür ve pedagoji yayınlarını takip eder. 1874’te İstanbul’a döner. Yazarlık hayatına başlar. 1875’te Kırım’a döner. 1878’de Bahçesaray Belediye başkanı olur. 1882’de Usûl-i Cedit mektebini açar. Kazan’a, Türkistan’a, Kafkasya’ya, Hindistan’a, Çin’e, Mısır’a seyahatler yapar. 1914’te hayata veda eder.