Hz. Ayşe küçük yaşta evlenmiş veya evlenmemiş ne önemi var?
Dönemin sosyolojisi bunu kabul ediyorsa bizim buna diyecek bir şeyimiz olmamalı.
Sonuçta bu dönemin örfüne aykırı olsaydı zaten toplumda tepki oluşurdu. Kaldı ki peygamberden önce de bir nişanlılık yaşadığına göre evlilik çağındaydı demek ki...
Hiçbir dönemde evlilik çağı için bugünkü Batı'nın bize enjekte ettiği 18 yaş zorunluğu yoktu. Evlilik yaşı toplum ve kültüre biyolojik saate göre değişirdi.
Evlilik çağı için kadınlarda adet görme, erkekte ihtilam olmak yeterliydi. Yani Allah in yarattığı biyolojik saate göre yaşıyorlardı insanlar, tıpkı uyuma ve uyanma saatleri gibi. Üstelik O dönemde12 yaşlarında evlenen erkekler de vardı.
Geçmişi bugünün değer yargısına göre yargılamak doğru değildir. Her olay kendi zemininde değerlendirilir.
Bazı Müslümanların da panikle Hz. Ayşe'nin yaşını 18 göstermek için gayret sarf etmesi de yenilmişlik ve korku travmasından başka bir şey değil.
18 veya daha küçük olması bizim için önemli değil. Önemli olan, biyolojik olarak evlilik için uygun olmasıdır.
Kaldı ki, bundan 20-30 yıl önce ülkemizde 16 yaşında evlilikler yasaldı. Ondan da 30 yıl önce 12 ve 13 yaşlarda evlilikler ülkemizde yaygındı. Bir çoğumuzun atalarının evlilik yaşı da öyleydi. Sadece kızlar değil erkekler de erken evlenirdi ve bunun sınırı askerlikti.
Bu neden bu evlilik yaşına fazla takılmayalım. Sonunda meşru bir evlilik yapılmış, gayri ahlaki bir ilişki kurulmamış, toplumun örfü bunu kabul etmiş, biyolojik yapı buna uygun olmuş... Bizim bunun üzerinde kavga etmemiz ya art niyet ya da geçmişi sürekli günümüze göre yeniden kurgulama ve yargılama arayışından başka bir şey olamaz. Bu da zorlama olur.
Biz Allah'ın hükümlerini kabul ettiğimize göre adil kanun onun yarattığı biyolojik saattir, modernitenin dayattığı 18 yaş zorunluğu değildir.
Günümüzde 18 yaş altı çocuk görev almazken geçmişte hükümdar olmuş komutan olmuş Fatih olmuştur.
Günümüz Batı’yı çok da umursamayın ve lâ-yüs'el bir anlam vermeyin.
Batı, her ne kadar 18 yaşından önce evliliği yasaklasa bile gayri meşru cinsel ilişkileri serbest bırakmaktadır.
Müslümanların müsebbibi olmadığı günümüz sorunlardan Müslümanları ve İslam’ı sorumlu tutmak ne derece tutarlı?
İslam bir bütündür?
Sistemi ya tamamen uygular ya da uygulamazsınız.
Tamamen uygulamazsan İslam deva olmaz, yani fayda vermez.
Yarım yamalak yapılan işle İslam sadra şifa olmaz.
İslam'ın uygulanmadığı sistemde her sorun karşısında İslam ve Müslümanlar da suçlanmaz. Suçlanırsa bunun amacı sorun çözmek değil adam dövmektir.
Biz de onlara deriz ki o halde HODRİ MEYDAN. Buyurun İslam'ın tüm ahkamlarını uygulamaya…