Erken seçim olur mu?

Cumhuriyet Halk partisi erken seçim talebini dillendirerek kendi tabanında bütünlük sağlamaya çalışıyor. Mevcut koşullarda CHP büyük bir bölünmeye doğru gidiyor. Bunun en büyük sebebi de paylaşım kavgası. Geçtiğimiz yerel seçimde önemli bir oy yüzdesi artırımı yapan CHP'liler cumhurbaşkanlığı konusunda iştahlarını kabarttılar. İstanbul Büyükşehir Belediyesi'ni iki dönem kazanan Ekrem İmamoğlu, cumhurbaşkanlığı yarışında Recep Tayyip Erdoğan'ı alt edebileceğini düşünüyor. Kendine göre haklı sebepleri var bahsettiğim gibi son yerel seçimde CHP'nin oylarının yükselişi, birçok büyük şehri kazanması ve Ekrem İmamoğlu'nun İstanbul'u tekrar kazanması bu konudaki en büyük dayanakları.
Fakat gerçek bundan daha başka!
Birincisi CHP'de büyük bir paylaşım kavgası var!
Bir yanda Ekrem İmamoğlu taraftarları öte yandan Mansur Yavaş taraftarları ve her ikisini de bertaraf ederek cumhurbaşkanlığı koltuğuna oturmak isteyen Özgür Özel gerçeği!
Ciddi bir gizli savaşın içindeler.
Özgür Özel erken seçimin adayı erken belirlenir diyerek Mansur yavaş'ın "aday belirlemek için henüz erken" sözünü tekzip etti. Mekanın sahibi benim diyen özel Mansur yavaş'a kibarca uyarı verdi.
CHP'de kazanlar kaynıyor ne olacağını, kimin aday olacağını şimdiden ön görmek mümkün değil ancak ortada iki tane adayın net olduğu belli. Bunlardan birisi Ekrem İmamoğlu birisi Mansur Yavaş. Fakat seçim tarihine doğru yaklaşıldıkça dengeler değişebilir farklı aday profilleri ön plana çıkabilir en önemlisi CHP genel başkanı Özgür Özel'in sürpriz yapıp adaylık koltuğuna oturacağını düşünüyorum.
Şimdi gelelim CHP'nin çantada keklik gördüğü cumhurbaşkanlığı seçimlerini kazanıp kazanamayacağı konusuna:
CHP son yerel seçim sonuçlarına bakarak kendisine bir konumlama yapsa da işin aslı tam olarak böyle değil.
Birincisi; Geçtiğimiz yerel seçimde seçmenin tercihini etkileyen birkaç önemli faktör vardı. Bunlardan bir tanesi ekonomi konusunda hükümetin uygulamış olduğu merkezi politikalar seçmen tarafından kabul görmedi. Özellikle emekliler kendilerine yapılan zammı çok az buldu ve bu konuda farklı mahfillerin sosyal medya üzerinden yapmış olduğu algı operasyonlarınında etkisiyle direkt olarak seçimlerde ki oy yüzdesine yansıdı.
Yerel seçimde Cumhur ittifakına bir ders vermek niyetinde olan muhafazakar ve mütedeyyin seçmenin de içinde yer aldığı büyük bir kitle Cumhur ittifakının aleyhine oy kullanarak bir anlamda iktidara sarı kart gösterdi.
Ne var ki vatandaşın yerel seçimlere bakışıyla cumhurbaşkanlığı seçimine bakışı birbirinden çok farklıdır. Hususen yerel seçimlerden sonra bölgemizde gelişen birçok Hadise özellikle Suriye'nin yeniden özgürleşmesi ve Türkiye'nin dış politikasının tüm dünyaya örnek olacak şekilde takdire şayan bir zaferle taçlanması yerel seçimdeki oy yüzdelerini AK parti lehine ciddi anlamda değiştirecektir.
Her ne kadar hükümetin ekonomi politikası eleştirilse de, bu coğrafyada önceliğin her zaman güvenlik ve savunma politikaları olduğu yaşamış olduğumuz bölgesel çatışmalarda ortaya çıkmıştır.
İsrail terör örgütünün, Gazze üzerinde yapmış olduğu soykırım, Lübnan'ı işgali ve orada yapmış olduğu katliam, İran'a yapmış olduğu saldırılar gösteriyor ki ülkeler için en az ekonomi kadar savunma sanayi, güçlü bir Ordu, iç ve dış güvenliği sağlayacak Kudret önemlidir.
Bu cihetten bakıldığında Cumhur ittifakı çok başarılı bir grafik sergilemiş ve ülkemizin güvenliğini sağlayacak savunma sanayi başta olmak üzere tüm doneleri yerine getirmiştir.
Bu elbette vatandaşın gözünden kaçmamaktadır. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, AK partili olsun olmasın bütün vatandaşlar tarafından bir dünya lideri olarak kabul görmektedir. CHP seçmeni bile, için için Erdoğan'a hayranlık beslemekte ve gurur duymaktadır.
Özetle, cumhurbaşkanlığı seçiminde saha gerçekleri hiç de CHP'nin umuntularına cevap verecek nitelikte değildir. Hele hele, ele geçirdiği yerel yönetimlerde başarılı hiçbir projeye imza atamayan, pahalı konserler dışında vatandaşa hiçbir şey veremeyen, üstüne üstlük kendilerinden önceki yönetimlerin yapmış olduğu projeleri dahi iptal ederek "açılış yapmama törenleri düzenleyen" vizyonsuz belediye başkanlarının marifeti ile Kendi seçmeninin bile gözünden düşen CHP'nin cumhurbaşkanlığı seçiminde hiç şansının olmadığını düşünüyorum. Erken seçim konusunda da 2027'nin Kasım ayından önce bir erken seçim olmayacağını kuvvetle muhtemel öngörüyorum. Umar ve dilerim ki ülkemiz ve milletimiz için en hayırlısı olsun vesselam...