İstanbul
KAPALI
11°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
Gram Altın (Kapalı Çarşı) currency
3.834,69
-0,56%

Kısasta hayat vardır...

YAYINLAMA: | GÜNCELLEME:

Ahmet Minguzzi bugün yaşam savaşını kaybederek toprağa verildi. 

Henüz 14 yaşında bir çocuk. İstanbul Fatih'te eski eşyaların satıldığı pazarda hiç tanımadığı psikopat bir cani tarafından bıçaklanarak hunharca katledildi. Cani katil ifadesinde şöyle diyordu: "iki tane bıçak aldım, pazarda önüme ilk geleni bıçaklamak için"

İfade bile katilin ruh halini ortaya koymaya yeterli. Şimdi kanunlar bu caniyi hapse koyacak, vatandaşların ödediği vergi ile her gün yemek verecek su verecek, muhtemelen yıllarını geçireceği koğuşta 37 ekran bir televizyonu bile olacak!..

Diğer taraftan 14 yaşında hayat dolu bir çocuk, bir anne ve babanın ciğerparesi bu alçak katilin psikopatça işlediği bir cinayetle hayatının baharında toprağa girecek...

Yok beyler yok! 

Bu katile verilecek olan ağırlaşmış müebbet cezası hatta bin kere ağırlaşmış müebbet cezası bile bu suçun karşılığı olmaktan aciz kalacaktır. 

Açık konuşmak gerekirse, vicdanlardaki Adalet duygusunu tatmin etmeye yetmeyecektir. 

Hepimizin bildiği gibi katil de biliyor ki; mevcut kanunlara göre bir suçluya bin kez de müebbet hapis cezası verilse, yatacağı en fazla 30 yıl olacaktır, tabii bu yıllar içerisinde birilerinin "Kader mahkumu" safsatası ile kamu vicdanını gaza getirip herhangi bir genel af çıkmazsa!

Hangi kader mahkumu, ne Kader mahkumu! 

Hani yazar diyor ya "bu çağdan etimle kemiğimle tiksindim"

Gün geçmiyor ki vicdanları sızlatan elim bir cinayet ya da toplu ölümlerin yaşandığı cinayet gibi kazalarla karşılaşmayalım! 

Her gün ülkemizin birçok şehrinde ya da beldesinde maalesef benzeri birçok cinayetler vuku bulmaktadır. Araştırıldığında çok basit sebeplerden ya da psikopat ruhlu canilerin işlediği suçların tek gerekçesinin, ülke gerçekleri içerisinde yer alan ekonomik sıkıntılar, eğitimsizlik veya cehalet olmadığı ortada. 

Bunun altında yatan en büyük sebep "cezasızlıktır"

Suç işleyen birisi daha suçu işlemeden ne kadar ceza alacağını gayet iyi bilmektedir. "Üç beş yıl yatar çıkarım" psikolojisi ile canının istediği gibi suç işleyen manyaklarla dolu bir toplumda yaşamak gerçekten can acıtıyor.

Mevcut kanunlarımıza göre suça karşı verilen cezalar suçluları suç işlemekten caydırmaya yetmemektedir. Hal böyle olunca suça meyilli psikopat ruhlu canilerin suç işlememek için adam öldürmemek için hiçbir sebebi yok!

Yüce Allah'ın buyruğu olan "kısasta hayat vardır" ayeti yeryüzündeki tüm ceza hukukçuları ve beşeri kanunlar bir araya gelse suçu önlemek için daha iyisini yapamayacakları ilahi ve değişmez bir çağrıdır.

Her fırsatta Çağdaş olduğunu iddia eden, maktulden çok katilin haklarını konu eden, idam karşıtlığını medenilik olarak gören zihniyet ancak böyle bir olay kendisinin başına geldiğinde, bir yakınını evladını kardeşini kurban verdiğinde yüce Allah'ın cc, kısas ayetinin ne kadar önemli olduğunu anlayabiliyor.

Şu önemli gerçeği ifade edeyim ki hiç kimsenin bir başkasının hayatına son verme hakkı yoktur! 

Nefsi müdafaa şartları olmadığı müddetçe bir başkasının canına kıyamazsınız buna hakkınız yoktur. 

İslam hukukunun geçerli olduğu bir yönetim olsa dahi şahısların bir katili bile öldürmeye hakkı yoktur. Kısas hükmünü ancak devlet uygulayabilir. 

Hülasa modern toplumların en büyük sorunu suçlara karşı neredeyse cezasızlık anlamına gelecek basit ve caydırıcı olmayan cezalarla mücadele etmeye çalışmasıdır. 

Bunun yeterli ve suçları önlemek karşısında aciz kaldığını her gün işlenen cinayetler, gasp, hırsızlık, dolandırıcılık vesair suçların  sürekli ivme kazanarak artmasından anlayabiliriz. 

Son olarak belki bir slogan olacak ama en azından yüreğimizi bir nebze soğutması dileğiyle: "katiller için, bin kere yaşasın idam, yaşasın cehennem, yaşasın kısas!"