Sosyal Devletçilik budur!

Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı bir genelge yayımladı. Buna göre; kışın sokakta yaşayan kimsesizler tespit edilecek. Bu kişilerin barınmaları, kamu misafirhaneleri ve oteller tarafından sağlanacak. Kimsesizlere, temizlik, sağlık, temel gıda ihtiyaçları, giyim eşyaları ve psikolojik destek verilecek.
Ülkemizde AK Parti iktidarı ile genişleyen ve şumüllenen "Sosyal Devlet" ilkesi cihetinden bakıldığında bu genelge kanıksanmış bir rutindir ve sıra dışı görülmez.
Ancak bu genelgeye, demokrasi ve insan hakları temelinde, hususen bu tanımlamaların merkezi olarak görülen ABD basta olmak üzere bazı Batılı ülkelerde yasayan milyonlarca evsizin gözünden bakıldığında muazzam ve olağanüstü görünür.
ABD'nin kendi istatistik verilerine 250 bin evsiz yaşamaktadır. Bunların büyük çoğunluğu sokakta ya da sağlıksız barınaklarda yaşamını sürdürüyor. Kışın soğuk aylarında bile karton kutularda, sokak diplerinde veya kuytu bina köşelerinde yaşamaya çalışan bu evsizler, ABD yönetiminden herhangi bir destek görmüyor veya çok az destekleniyor.
Türkiye'de olduğu gibi konforlu ve sıcak odalar tahsis edilmiyor. "Nasıl yaşarsan yaşa" dercesine kendi yalnızlığına terk edilen evsizlerin durumu tam da Hollywood filmlerinde ki "Zombi" benzeri çöp konteynerlerinde çaresizce yiyecek arayan bir görüntüye denk geliyor
İngiltere ve bazı AB ülkesinde de benzer durumlar yaşanıyor.
Evsizler, dünyanın her ülkesinde kapitalizm ve emperyalizmin eseri olarak mevcuttur.
Dünya üzerindeki adaletsiz gelir dağılımı ve refah seviyesi arasındaki derin uçurum, uyuşturucu bataklığına saplanan milyonlar, kumar ve içki gibi kötülüklerin esiri olan yığınlar günün sonunda her şeyini kaybederek sokaklarda çaresizlik içinde hayatta kalma mücadelesi veriyor.
Simdi bu pencereden bakıldığında, Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı'nın yayınladığı genelgenin ne kadar kıymetli, vicdani ve insani olduğunu çok daha net görebiliriz.
Tarihte ecdadımızın, dağlarda ki kurtlara, kuşlara ve dahi canlılara aç kalmasın diye yiyecek bıraktıkları, padişahların bununla ilgili bizzat ferman yayınladığını Osmanlı arşivlerinden gururla okuyoruz.
Kışın soğuk aylarında bir şekilde sokakta yaşamaya mahkum olmuş garibanlar, kimsesizler için yayımlanan bu genelge sadece barınacak yer sağlamıyor. Aynı zamanda kış boyunca banyosunu yapabileceği konforlu bir oda, rahat bir yatak, yiyeceği, içeceği, giyeceği, sağlık kontrolünü sağlamak için doktorunu, ilacını ve üstüne üstlük yeniden hayata bağlanabilmesi için psikolojik desteğini de sağlayan tam bir "Paket yaşam desteği" sağlıyor.
İşte sosyal devletçilik budur!
Her fırsatta Batı medeniyetine öykünen, insan hakları denildiğinde ABD ve Batılı ülkeleri adres gösteren, çağdaşlığı icki içmek ve dans etmekten ibaret vehmeden taife bilmelidir ki; Asil medeniyet "İnsan" merkezli Yönetim ile yüzyıllarca hükmeden İslam medeniyetinin ta kendisidir
İçerisinde merhamet ve vicdan unsuru olmayan kapitalist-emperyalist batının, insan namına söyleyebileceği tek bir söz ve kurabileceği cümle yoktur.
Ezcümle; İnsaniyetlik babından bu muhteşem genelge ve uygulama için Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanımıza ve Bakanlık yetkililerine şükranlarımı sunuyorum.